Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kırıkkale Milletvekili ve TBMM Adalet Komisyonu Üyesi Av. Halil Öztürk, Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda Karayolları Trafik Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi üzerine yaptığı konuşmada, trafik güvenliğinin yalnızca bir ulaşım meselesi değil, “yaşam hakkı” meselesi olduğunu vurguladı.
Öztürk, yaptığı konuşmada “Amaç vatandaşı cezalandırmak değil, caydırıcılığı artırmak, toplumda trafik kültürünü yerleştirmektir” dedi.
“Her Gün 17 Vatandaşımız Trafikte Hayatını Kaybediyor”
Milletvekili Öztürk, resmi verilere göre 2024 yılında 6 bin 351 vatandaşın hayatını kaybettiğini, 385 binden fazla kişinin yaralandığını belirterek, “Bu rakamlar yalnızca istatistik değildir; her biri bir ailenin yası, bir evin eksilen ferdi, bir sofranın boş kalan sandalyesidir” ifadelerini kullandı.
“Bir devlet, vatandaşını evine sağ salim gönderebiliyorsa güçlüdür; bir toplum, yolun kenarında tanımadığı birine yol verebiliyorsa medenidir.”
“Trafikte Görünmezlik, Suç İçin Görünmezlik Üretemeyecek”
Plaka manipülasyonları, sahte plaka ve plakasız dolaşma gibi eylemlerin artık ağır yaptırımlarla karşılanacağını belirten Öztürk, bu düzenlemelerin sadece trafik düzenini değil, terör ve organize suçla mücadeleyi de doğrudan ilgilendirdiğini vurguladı.
Ağır vasıta sürücüleri için takograf zorunluluğunun genişletilmesi ve psikoteknik değerlendirme uygulamasının önemine dikkat çeken Öztürk, “Yorgun ve öfkesini kontrol edemeyen bir sürücü, direksiyon başında yalnızca araç değil, onlarca can taşır” dedi.
“Makas Atmak Heyecan Değil, Ölümcül Bir Oyundur”
Trafikte makas atmak, drift yapmak ve düğün konvoylarıyla yolu kapatmak gibi davranışların ciddi tehlikeler doğurduğunu ifade eden Öztürk, “Bu davranışlar birer eğlence değil, toplu ölüm riskidir. Her siren sesi, bir ihmalin yankısıdır” diye konuştu.
Öztürk ayrıca, dur ihtarına uymayan, alkollü veya uyuşturucu etkisinde araç kullanan sürücülere yönelik cezaların ağırlaştırılmasının toplumsal bir beklenti olduğunu söyledi.
“Kemer Bir Şerit Kumaş Değil, Bir Ömre Atılmış Düğümdür”
Emniyet kemeri, kask, takip mesafesi, hız sınırı ve geçiş üstünlüğü gibi konularda caydırıcılığın artırıldığını belirten Öztürk, “Kemer bir şerit kumaş değil, bir ömre atılmış düğümdür; kask bir aksesuar değil, başa geçirilen bir güvenlik sözleşmesidir” diyerek dikkat çekti.
Ağır hasarlı araçların trafiğe yeniden çıkmasının can güvenliğini tehdit ettiğini belirten Öztürk, bu araçların sadece hurda olarak satılmasına izin verilmesi gerektiğini söyledi.
“Dijital Dünyada da Trafik Kuralları Olmalı”
Konuşmasının ikinci bölümünde dijital bağımlılıklar ve yasa dışı bahis konusuna değinen Öztürk, “Fiziksel trafikteki hız kadar dijital trafiğin kontrolsüzlüğü de tehlikelidir” dedi.
Yeşilay’ın raporlarına göre her 10 kişiden birinin hayatında en az bir kez kumar oynadığını aktaran Öztürk, yasa dışı bahis ve kumarın hem aile yapısını hem de ülke ekonomisini tehdit ettiğini belirtti:
“Bu yolla her yıl 10 milyar dolar yurt dışına kaçmaktadır. Bu, sadece ekonomik değil, milli güvenlik meselesidir.”
“İnsan Yaşarsa Devlet Yaşar, Adalet Yaşarsa Millet Yaşar”
Öztürk, konuşmasının sonunda, MHP olarak bu yasa teklifini desteklediklerini vurgulayarak, “Bizim inancımızda insan yaşarsa devlet yaşar, adalet yaşarsa millet yaşar. Hukukun caydırıcılığını, ahlaki sorumlulukla birleştiren her adımın yanındayız” dedi.
#UBA #HalilÖztürk #MHP #TBMM #TrafikKanunu #Caydırıcılık #TrafikGüvenliği #DijitalKumar #Karayolları #Adalet #Kırıkkale